Bir Kadir Gecesi Muhakemesi
Ve Leyletül Kadr.
Zamanın en uzun
gecesi;
Sardı yine kalbimi;
14 asırlık
heyecanın neşesi,
Çünkü bu gece,
kadir gecesi,
Bin aydan daha
hayırlı bir gece.
Kaç bin ay sığar benim ömrüme?
Bu yüzdendir
alışım seni ey Kudüs;
Ruhumun en
müstesna köşesine.
Ve bir kez daha bu
gece,
Başım eğik, Seni soruyorum,
Şu mahzun gönlüme.
Bu gece, kadir
gecesi;
Bin aydan daha
hayırlı bir gece.
Bu gece,
Ömrümün en uzun
gecesi,
Bir teravih
sonrası,
Toplanmış
Müslümanlar,
Tespih namazı
kılıyor camide.
Hepsinin alnı
secdede,
Bense düşünüyorum,
halimizi.
Ve loş odamda
arıyorum,
Bir tespihin yitik
imamesini.
Ve Gazze çağırıyor beni,
Minareden yükselen
bir sala gibi,
Camilerin Mahyasında,
“Elveda Ey Vicdan”
Yazıyor sanki.
Kulağımda,
Ölüler meydanından
gelen bir uğultu,
Ben geceleri
korkmam ölümden,
Kalbim, zaten
dünyaya geldiği günden beri buruktu.
Ben tecessüsle arıyorum
o kayıp imameyi;
Okuduğum
kitapların;
Satırları geçiyor
gözümün önünden,
Bir film şeridi
gibi,
Ey tespihin kayıp
imamesi!
Makus tarihimizde
buluyorum seni.
Birinci cihan
harbi devri,
Tarih, 9 Kasım
1917
Bir ikindi vakti,
Ey Kudüs!
Her şey o gün
başladı,
Terk ettiğimiz gün
seni,
Sonra birer birer yaşandı
başımıza gelenler
O gün üstümüze giydik
zilletin habis gömleğini,
Ve o gün bu aziz
ümmet,
Dönüştü menfur bir
hüznün çocuklarına.
Halbuki
O gün,
Seni gözyaşlarıyla
son kez görenler,
Nefeslerini içinde
tuttu,
Yeniden üflemek
için senin ruhunu,
Bu coğrafyanın
damarlarına.
Ve ben o ruhu
Bu gece,
Tespih gibi
çekiyorum içime.
Çünkü bugün Kadir
gecesi,
Bu gece,
Hicranı hüznümün
38866. Gecesi;
O gün koptu,
Medine’de,
Nebevi bir Mescitte,
Son peygamberin
eliyle,
Dizilen tespihin
taneleri,
Ve
Önce Ömer,
Sonra Selahattin
Ve nihayet
Selim’di
O tespihin
imameleri,
Ve İstanbul’daydı
Seni koruyan
semavi ordunun,
Yeryüzündeki süvarileri.
Şimdiyse,
Zihnimde hatırası
yitik bir tarih;
Çağıyor ruhumu
eski ihtişamına.
Çünkü
Harabe, gönlünüm
şanlı illeri,
Her biri savrulmuş bir tespih tanesi,
Ve ben adım gibi
eminim,
Var bu işte bir
terslik.
Sınırlar çizilmiş
gönül coğrafyama,
Kardeşlerimin
elinde bir başka kimlik,
Her diyar iştahla
yutulmuş gibi,
Bense atadan
yadigar bir heybede taşıyorum
Daha düne kadar beraber
olan hatıraları.
Ve tanımıyorum,
Coğrafyamı
porsiyonlara bölen haritaları.
Bugün Kadir
Gecesi,
Aylardan Ramazan,
Ve Ey Kudüs senden
ayrı,
106 yıl geçmiş
aradan.
Demek ki,
Bunca yıldır,
Duadan ve namazdan
Fazlasını istiyor,
Secdeye
kapandığımız yaradan.
O halde;
Sadece dua değil
istediği,
Belki bir bedeldir
bizden beklediği,
Bir gayret,
Tespih tanesini
gibi dağılan,
Şehirleri
birleştirecek bir gayret,
Yani bir başka
ayet;
Başı cesaret sonu
şehadet olan;
O destansı ibadet.
Uyanın ve Birleşin Ey Müslümanlar!
Erkekler kuşansın
cihadın izzetini,
Dua etsin ardımızdan
kadınlar,
Biz kana kana
içelim şehadet şerbetini.
Gülsün artık gözü
yaşlı çocuklar,
Ve kuralım yeryüzüne,
İslam’ın güneş bahçesini.
Ömer Furkan Kesikbaş -08.04.2024