Huzur Kasrı
Huzur Kasrı


Çat kapı gelişinle irkildim ilkin;

Rüzgârın bitirdi kehanetleri.

Gülmek yorgundu, gamzeler bitkin;

Yokluğunla ödedim tüm kefaretleri.

Yüzümü ekşitmedim acıyı içerken;

Ve heba etmedim hiçbir ıstırabımı.

Perdeler dokudum gam tezgahında;

Yenilerek ördüm huzur kasrımı.

Şimdi, kabul et itirafımı.

Tiryakisi oldum sessizliklerin.

Bir girdap oluştu soluklarımda;

Enkazı kıyıya vurdu dertsizliklerin.

Hatırında tut beni, ey narin hüzün;

Mektupsuz bırakma mevsimlerimi.

İçimde, lapa lapa kar yağan bir düğün;

Süslüyor, pembe panjurlu gecelerimi.

Ömer Furkan Kesikbaş - 17.02.2024

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir