Ben İstanbul’u uzaktan sevdim.
Trafik çileden çıktı yokluğumda.
Ben gelince sustu kasveti şehrin;
Gemiler düğümlendi boğazında.
İstanbul’un ruhu benim içimde.
Fetihler düşlerim rüyalarımda.
Ben, izimi kaybettim senin içinde.
Sen yokken, her şey farklı biçimde.
Ve ruhum, artık İstanbul değil,
Sen, İstanbul’u terk-i diyar edince.
Yokluğunda, bir türlü sığamadım;
İçi okyanus dolu akvaryumlara;
Sığındım boğazın serin sularına.
Kız kulesine anlattım halimi,
Halat attı vapurlar limanıma.
Ve ben bir mevsim daha bıraktım,
Üsküdar'da tenha bir cami avlusuna.
İnsan görmediği birini özler mi;
Henüz yazılmamış bir şiir gibi?
Ben, özlüyorum seni;
Anahtarı alınmamış bir şehir gibi.
Senin hayalin, İstanbul'dan da güzel,
Fatih'in düşlediği Konstantiniyye gibi.
Bazı şeyler, şehirler ve sen,
Ulaşılamayınca daha güzel;
Hayaller kırılır yaşanmışlıkta.
Eğer dokunabilseydim sana,
Buluta, aya veya yıldızlara,
Hiç bu kadar güzel olur muydu;
İstanbul ve üstündeki sema?
Ömer Furkan Kesikbaş - 02.02.2024